Yeni Fatih'ler Yetiştirecek Proje

Atatürk'ün de zamanında araştırılmasını istediği eğitim sistemi Türkiye'de hayata geçiriliyor.

Atatürk'ün de bir dönem araştırılmasını istediği Montessori Eğitim Sistemi, milli eğitimde yeni bir çığır açmayı hedefliyor.

Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Anadolu toprakları, tarih boyunca devlet yönetiminde olduğu gibi insan eğitiminde de kendine has bir usul ve yöntem takip etmiştir. Söz konusu saygın ülke kendi kültürüne yönelik eğitim sistemlerinden ziyade genel kabul görmüş eğitim sistemlerini benimsedi. Bu durum da eğitimini tamamlayan öğrencilerden beklenen verimlerin alınamamasına sebep oldu.

Bu konu üzerine çalışan İstanbul Bahçelievler Kaymakamı Şevket Cinbir ile Uzman Pedagog Adem Güneş yüzyıllarca Anadolu topraklarında uygulanan Anadolu Pedagolojisi'nin temel prensiplerine uyan Montessori Eğitim Modelini Bahçelievlerde uygulamaya geçirdi.

Kaymakam Şevket Cinbir olarak Montessori eğitim sistemi ile neden ilgilisiniz? İlçedeki uygulamanız nedir bahseder misiniz?

Dünyanın birçok ülkesinde; özelikle ABD, İtalya,Hollanda, Almanya, Kanada gibi gelişmiş ülkelerde bu sistemin uygulandığını, ABD'de Montessori eğitimi veren okuldan mezun olan öğrencilerin üniversitelerde burslu okutulduğunu biliyoruz. Çocuk merkezli, çocukluk sırrının ortaya çıkmasına, çocuğa kendi kendine yapabilmesine imkan veren bu eğitim modelinde çocuğa karşı duyarlılığın ön planda olduğunu görüyoruz.

Bahçelievler'deki çalışmalarımızda işbirliği yaptığımız uzman Pedagog Adem Güneş Bey'in Çocukluk Sırrı isimli kitabında vurguladığı gibi; dünkü batı çocukluk sırrından habersiz, çocuklarını ceza ve şiddet ile adam etmeye çalışırken Anadolu topraklarında çocuk aile içinde aziz bir misafir olarak görülüyor ve bu aziz misafirine bırakın ceza verilmesinin kaşların dahi çatılması insan ruhuna saygısızlık olarak kabul ediliyordu.

Adımlarını çocuğun adımlarına uyduracak derecede çocukla hemdem olan babanın ruh hali Anadolutopraklarında mükemmel insanların yetiştirilmesinde büyük rol oynamıştır. Anadolu Pedagojisinin uygulandığı binlerce yıllık dönemde hiçbir çocuk annesini dövmüyor, hiçbir çocuk kardeşini kesip sandığın içine saklamaya çalışmıyor yüzyıllarca uygulanan "çocuğun ritmini bozmadan eğitim alması" prensibini biz unuturken Montessori Eğitim Sisteminde uygulandığını görüyoruz.

Bu prensibin çocuk ruhuna ne kadar yatkın olduğu ve başarıyı ne kadar artırdığı bilimsel araştırmalarla ortaya konunca bu durum dünya çapında tescillenerek Montessori Eğitim Sisteminin başarısı olarak literatüre geçiyor. Bir zamanlar bize ait olan pedagojik usul ve yöntemleri bir süre sonra yabancı kaynaklarda görüyoruz bu sistemde. Türkiye'de özellikle özel anaokullarında bu Montessori eğitim sistemine büyük bir ilginin olduğunu biliyoruz.

Çocuklarını yetiştirme konusunda yol arayan anne-babalar farklı kültürel kaynaklı pedagojik tavsiyeleri çare olarak görebilmektedir. Her yerde çocuk çocuk olsada, kültür farklılıkları çocuk terbiyesinde dikkate alınmalıdır diye düşünüyorum. Montessori Eğitim Sistemi; Anadolu Pedagojisinin en temel prensibi olan "çocuğun ritmini bozmadan eğitim alması" prensibini uygulayan bir sistem olduğu için, bizim kültürel değerlerimize uygun haliyle yani işin bizcesini geliştirerek, Anadolu Pedagojisinin hedefi olan duyarlı çocuk yetiştirmek için uygulayabileceğimiz modern bir eğitim sistemi olarak karşımıza çıkıyor.

Eğitimi zihinsel bir faaliyet değil ruhsal bir öğrenme süreci olarak gören, çocuk merkezli, çocuğa duyarlılığı esas alan bu sistem ile yarınların gönüllerini fethedecek Fatihleri yetiştirebiliriz.

Montessori Eğitim Sistemini nasıl uyguluyorsunuz?

Bu proje çalışmasına başlamamızda en büyük destek ve cesaret kaynağım eşim Hayriye Hanım oldu. Projeyi gönüllü olarak eşim koordine ediyor Uzman Pedagog Adem Güneş ile birlikte. Bu sistemde de en önemli unsurlardan biri öğretmendir. Ancak öğretmen, klasik sistemdekinden farklı olarak, öğreten değil rehberdir çocuk için. Proje çalışmalarına öğretmenlerimizin eğitimi ile başladık.

Mart 2012'de Çocuk Gelişimi ve Montessori Eğitim Derneği, üniversite işbirliği ile 7 öğretmenimizle birlikte 7 de yüksekokul mezununu, eğitici yardımcısı olarak görevlendirilmek üzere eğitime aldık. 8 günlük yoğunlaştırılış bir programla 60 saatlik bir eğitim verildi. Daha sonra da haftada 4 saatlik eğitimlerle süreç devam ettirilmektedir. İlçemizde 5 ilkokul ve ortaokul bünyesindeki anasınıflarımızdan 6 şubede Montessori Eğitimi Modeli Eylül 2012'den buyana uygulanmaktadır.

Veliler son derece memnun, biz de süreci başarıyla sürdürmeye çalışıyoruz.Biraz maliyeti var, pahalı bir iş bu iş. Sınıflar için gerekli materyaller Okul Aile Birliği bütçelerinden sağlandı. Bu uygulamanın sağladığı tecrübe ile hazırlanan ve İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından desteklenmesi uygun görülen Montessori Eğitim Projesini de Bahçelievler Kaymakamlığı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Çocuk Gelişimi ve Montessori Eğitimi Derneği, üniversite ortaklığıyla uygulamaya başlayacağız.

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzle çalışmalarını yürüttüğümüz, bu proje kapsamında 40 öğretmenimiz ve bunlara yardımcı olacak 40 eğitim yardımcısı elemanın 160 saatlik Eğiticilerin Eğitimi Programını Haziran 2013 sonuna kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Bu proje ile hali hazırda 6 sınıfta yürüttüğümüz proje tecrübelerinden yararlanarak Türkiye'de en iyisini yapabilme idealini taşıyoruz.

Çalışmalarımız Montessori Eğitimi ile ilgilenen kesimlerce izlenmektedir. Dünya Montessori Eğitimi Vakfı Başkanı çalışmalarımızı takip ediyor. Hata yapma şansımız yok. Eğitim sürecinde ödül ve cezanın olmadığı Montessori Eğitim Sisteminin; geçmişte Anadolu Pedagojisinin uygulandığı, Fatihlerin, Yavuzların, Osmanların yetiştiği Anadolu topraklarında yeniden çocuk merkezli, çocuğun ritmini bozmadan, çocukluk sırrının ortaya çıkmasını sağlayan bir model olarak uygulanması, geleceğin güçlü Türkiye'sinin kurulmasına, dünya insanlığının barışı, sevgiyi ve kardeşliği yakalamasına büyük katkısı olacağına inanıyorum.

Söz konusu eğitim hangi yaş grubu için olacak?

Aslında Montessori eğitimi 1 yaştan itibaren uygulamaya konulabilir. Ancak bizim şuan hali hazırda ilçemizdeki devlet okullarında çalışmalarımız 5 yaş grubunu kapsıyor.

Anasınıfında Montessori eğitimi alan çocuklar ilkokulda klasik eğitime başladıklarında bu bir sorun olmayacak mı?

Hayır. Aslında bu eğitimi alan öğrenciler daha şanslı olacak Duyarlılıkları gelişmiş ve kendi kendine yapabilmeye alışkın olacak bu çocuklar. Eğitimde özel tasarlanmış ve hataya meydan vermeyen Montessori materyalleri kullanıldığı için; bir işi yanlış yapma ve bunun sonucunda mahcup olma gibi olumsuzlukları yaşamayacak.

Bu materyaller sayesinde çocukların akademik çalışmalara hevesleri giderek artmış olacak ve sınıf ortamında eğlenerek oynadıkları bu materyaller ile ilkokul ve daha sonrası akademik çalışmalarında doğru yerleşmiş fizik, matematik, kimya, coğrafya, sosyal ve kültür birikimleri onların daha da başarılı olmasını sağlayacak. Herhangi bir dezavantajdan ziyade ortada bir avantaj söz konusudur.

Ailelerin de eğitilmesi gerektiğini düşünüyor musunuz?

Evet ailelerin de bilgilendirilmesi çok önemli. Aileler çocuğunu okul öncesi eğitime bakıcıya götürür gibi götürüyor. O niyetle götürse de bizim verdiğimiz eğitim anlam kazanıyor. Ama yine de ailelerin
eğitilmesi gerekli. Biz bütün eğitim sürecinde ailelerle işbirliğinin önemini vurguluyoruz.

Aileleri çocuğun eğitiminde en önemli paydaşımız olarak görüyoruz. Ailenin içine girmeliyiz. Televizyon ile girmeye çalışıyoruz. Fakat daha çok televizyonda olumlu programlar yerine yıkıcı yönü fazla olan programlar ilgi görüyor. Bu eğitim ile çocuk ebeveynlerine muhtaç olmadan kendi ayakkabısını bağlayabilecek, montunu kendi giyebilecek.

Ebeveynler de çocukların bunları kendi yapması gerektiğini kavrayacak. Bizim kültürümüzde çocuk esas terbiyeyi aileden alır. Her bir devrin büyük devlet adamlarını yetiştiren sağlam aile yapısının korunması ve günümüzde karşı karşıya kaldığı bozulma ve çözülme tehlikesiyle mücadele edebilecek bilgi ve donanıma aile bireylerinin kavuşturulması gerektiğine inanıyorum. Çocuğu için canını seve seve vermeye hazır anne babaya, aslında çocuğu için neyi vermesi gerektiğini, çocuğuna karşı nasıl davranması gerektiği bilincini kazandırmalıyız. İlçemizde başlattığımız aile eğitimi seferberliği çalışmalarını bu düşünceyle sürdürüyoruz.

Kaynak: http://www.haberler.com/yeni-fatih-ler-yetistirecek-proje-4204161-haberi/